Yazar: Luanne Rice
Yayınevi: Nemesis
Sayfa: 352
Julia, amcasının Malibu'da okyanus kenarında, muhteşem bir doğanın içerisinde uzanan malikânesine giderken aklında tek bir şey vardır: huzur bulmak.Yıllardır insanlardan kaçmaktadır. Tam beş yıldır… Kızını kaybettiği o korkunç kazadan beri zamanını sadece, nerede hata yaptığını düşünerek geçirmiş ve içine kapanmıştır. Malikâneye vardığında, limon bahçesini çekip çeviren Roberto dışında arazide kimsenin olmadığını görür. Amcası için çalışan Roberto'yu ilk gördüğü andan itibaren, sanki yıllardır tanıyormuş gibi hisseder. Onları böylesine benzer kılan şeyse, yaşadıkları acıdır. Roberto da tam beş yıl önce, Meksika sınırından kaçak yollarla geçmeye çalışırken çölde kızını kaybetmiştir ve yıllardır haber alamadığı kızının öldüğünü düşünmektedir.Julia bu hikâyeyi öğrendiğinde tek bir şey ister. Roberto'nun kayıp kızı Rosa'nın izini sürmek. Kendini bu işe adar ancak yapılan her şey gibi, iyiliklerin de bir bedeli vardır. Julia bu bedeli ödemeye hazır mıdır?
Luanne Rice daha önce hiç tanışmadığım bir yazardı. Normalde de böyle konusuna bakıp dram koktuğunu anladığım kitaplardan uzak dururum ama iyi ki bu kitaba öyle yapmamışım. Bir hayli etkileyici, sevimli ve aynı zamanda acı dolu şeylerle doluydu.
Julia ve Roberto aynı acıdan muzdariplerdir, ikisi de kızlarını kaybetmişlerdir. Julia kızını bir trafik kazasında beklemediği bir şekilde kaybetmiştir ve öldüğünü beş yıldır zor da olsa kabullenmiştir. Roberto ise Amerikan vatandaşı olmayan bir Meksikalı işçidir ve sınırı yasadışı yollardan kızıyla geçmeye çalışmıştır. Ama sonucunda hem kendisi yakalanmış hem de Rosa'yı kaybetmiştir. Burada kelime gerçek anlamında. Kızını bıraktığı yerde bulamamış ve beş seneden beri de ona ne olduğunu bilmemektedir.
İşte bu iki yaralı ruh birbirlerini en iyi anlayan kişilerdir. Amcasının limon bahçesinde çalışan Roberto, aslında Julia'nın tam da ihtiyacı olan kişidir. Ortak bir acıyı paylaşsalar da zaman geçtikçe ortak bir sevgiyi de paylaşacaklardır ama Julia'nın bir planı vardır: Roberto'nun kızı Rosa'yı bulmak.
Beklenen mucize gerçekleşecektir ama Julia için bu biraz da buruk bir neşe olacaktır. Kızı Jenny'i her daim yanında hissetmektedir ama Rosa'yı bulması gerektiğini hissetmesi de kızı Jenny'dir.
Söylemek istediğim tek şey kitabın çok etkileyici olduğu. Kolay kolay drama dolu kitapları sevmem ama yer yer gözlerimin yaşardığı, yer yer de heyecanla ne olacağını okuduğum bir kitap oldu. Geçmişleri ne kadar üzücü olsa da çiftimiz için geleceğe dair bir umut var.
0 Yorumlar