Turun konuğu Duvarların Dili Olsa, nam-ı diğer Wallbanger benim okurken çok eğlendiğim bir roman. Dolayısıyla ÜKG'nin en sevdiğim konuklarından biri.
14 .08. 2012 || Kitap Hayvanının Günlüğü - Yorum
14. 08.2012 || Yorumbaz - Yorum
15.08.2012 || Okuyanusun Sözleri - Alıntılar
16 .08. 2012 || Kitab-ı Sevda - Ön okuma
16.08.2012 || Kitap Esintisi - Yorum
Bazen duvarlar o kadar incedir ki tutku aradan sızıverir.
"Ah, tanrım."
Tak.
"Ah, aaahhh."
Tak tak.
Neler oluy...
"Oh, aahh, çok iyi!"
Caroline, San Francisco'daki yeni dairesinde ilk uykusundan işte böyle uyandı. Çapkın komşusunun adeta küçük bir haremi vardı. Her gece başka bir kadınla, Caroline'ın yatak başındaki tabloyu kafasına düşürecek kadar hızla duvarları gümbürdetiyordu. Hatta Caroline'ın kedisi Clive bile bu seslere kayıtsız kalamamış, düz duvara tırmanmaya başlamıştı. Artık uyku haramdı. Kapı deliğinde nöbet tutmasına rağmen bu gizemli adamın neye benzediğini bir türlü göremiyor, meraktan ve sinirden çıldırıyordu. En sonunda, bir gece, bu tantanaya daha fazla dayanamayıp hışımla adamın kapısını çaldı. İlk görüşte aşk, hiç bu kadar eğlenceli, komik ve tutkulu yazılmamıştı.

Arkadaşları vasıtasıyla kendilerini aynı ortamlarda bulmaya başlayan ikili en sonunda bir anlaşma imzalar ve arkadaş kalmayı seçerler. Tabi her ne kadar arkadaş olsalar da, birlikte uyudukları olur, birbirlerine yemek yaparlar, film izlerler, Simon eski sevgiliyi kıskanır hatta. Kısacası kabul etmek istemeseler de arkadaşlıktan fazlası önlerinde belirmeye başlamaktadır. Tahoe Gölü'nde yaşananlar, ardından gelen kırgınlık ve İspanya gezisiyle kitabın başından beri beklediğiniz şeyler gerçekleşir.
Kitabın en bomba noktalarından biri Clive'ın ağzından anlatılan son bölüm, diğeri ise dört kişi arabada dönüş yolculuğu yaparken sadece düşüncelerini okuduğumuz bölüm. Ben şahsen gülmekten katılacağınızı tahmin ediyorum kitap boyunca çünkü tur vasıtasıyla ikinci kez okumama rağmen yine bol bol kahkaha attım.
Peki ikinci kitap?
İlk kitabını okuduktan sonra ikinci kitaptan böyle komik bir şeyler beklememelisiniz öncelikle. İlk kitap ne kadar mükemmelse bu da o kadar vasat. Aslında Simon ve Caroline işi ilk kitapta bitmişti, uzatma ve zorlama bir hikaye yazdığı için yazarı buradan esefle kınıyorum. İkincinin konusu ise Simon'ın ilişkilerini biraz daha ciddi yerlere taşımak istemesi, Caroline'ın ise bu durumdan inanılmaz korkması ve işten başını kaldıramaması üzerine. Kitabı kurtaran ise tabi ki yine Clive.
İlk kitabını okuduktan sonra ikinci kitaptan böyle komik bir şeyler beklememelisiniz öncelikle. İlk kitap ne kadar mükemmelse bu da o kadar vasat. Aslında Simon ve Caroline işi ilk kitapta bitmişti, uzatma ve zorlama bir hikaye yazdığı için yazarı buradan esefle kınıyorum. İkincinin konusu ise Simon'ın ilişkilerini biraz daha ciddi yerlere taşımak istemesi, Caroline'ın ise bu durumdan inanılmaz korkması ve işten başını kaldıramaması üzerine. Kitabı kurtaran ise tabi ki yine Clive.
0 Yorumlar