Yayınevi: Samhain Publishing
280 sayfa
Türkçe çevirisi yok.
Loving him couldn’t be worse than losing him. Could it?
Candace Andrews has had enough of pleasing others. In an act of birthday rebellion, she sets out to please herself—by walking into the tattoo parlor owned by her cousin’s ex-boyfriend. All she wants is a little ink, and Brian’s just the guy to give it to her.
As soon as she submits to his masterful hands, though, the forbidden attraction she’s always felt for him resurfaces…and she realizes the devilishly sexy artist could give her so much more.
Sweet, innocent Candace is the last person Brian expected to see again. She’s everything he’s not, and her family despises him. He doesn’t need the hassle, but he needs her, and this time no one is taking her away. Not even those who threaten to make his life a living hell.
Backed into a corner, Candace faces the worst kind of choice. Cave in to those who think Brian is a living nightmare…or hold her ground and risk it all for the one man who rocks her world.
Warning: This book contains explicit sex, naughty language, tattoos aplenty, family drama, a hot rock concert…and a bad boy hero who’s pierced in all the right places.
Rock Me, Ross kardeşler serisinin ikinci kitabıydı. İlk
kitabı daha çok sevmiş olmama rağmen bunda da biraz iş vardı diyeyim. Ross
ailesinin kara koyunu Brian kitabın ana karakterlerinden biriydi. Her tarafı
dövmelerle, piercinglerle dolu bir karakter olan Brian’ın özel bir dövmecisi
var. Ayrıca da sanatsal yönü gayet ağır basan bir kişi. Kızımız Candace ise
zorba ailesinin hükmünde yıllarca yaşamış biri. Her şey ailesinin dediği
şekilde oluyor, ailesi kızlarının nasıl bir ruh halinde olduğunun farkında
değil, kasten ya da kasıtsız hayatını zehir etmiş bir haldeler. Neyse ki
kendisine özel bir apartman var da nefes alabiliyor biraz garibim.
Candace’ın gözü uzun süredir Brian’dadır. Brian, Candace’ın
kuzeniyle çıkarken kızımız büyülenmiş ve onu görmeyi bekler olmuştur. Kuzeni
ile Brian ayrıldıktan sonra aylar geçer ve kızımız doğumgününde vücuduna dövme
yaptırmaya karar verir. Tabi o dövmenin Brian tarafından yapılması kaydıyla.
İkisi de bu seans esnasında aşırı uyarılırlar ve buradan sonra Brian ve Candace
yakınlaşması başlar. Yalnız Candace bakiredir ve Brian da böyle değerli bir
şeye kendisinin değmediğini düşünür vs. saçmalar kısacası. İlk olarak burası
sinirime dokundu. İkinci olarak ise, ilerleyen sayfalarda Candace kendisini
incitecek tek kişinin Brian olduğunu anlıyor ve ondan biraz uzaklaşıyor. WTF
dediğinizi duyar gibiyim, işte burası da sinir olduğum ikinci yer. Kurgu
sonlara doğru saçmaladı bence. Ah nerede Evan’ım yavrum dedim ama Evan mutlu
mesut bir aile yaşantısında, kollarında minik oğulları Alex, yanında da biricik
karısı Kelsey.
Bizim kitaba geri dönecek olursak, Brian’ın Candace’ı
savunmasıyla dövmecisinin yerle bir edilmesi ve Candace’ın ailesine duyduğu
kıllıkla biraz ara veriyorlar ilişkilerine. Neden? Çünküüüü Candace’ın bunu
kendi yollarıyla halletmesi vs. gerek. En sonunda ailesinin de onayını alan
Brian, ailesiyle bizim kıza sürpriz hazırlıyor. Epilog ise Candace’ın göbeğini
deldirmesiyle bitiyor.
Bu olmamış maalesef. Ben kendi adıma 2 verdim ama 1 bile
verebilirdim sonlardaki sıkılmamdan dolayı. Kurgu gerçekçi mi değil mi
anlayamadım bir de mesela. Sonlardaki ruhsal durumlar çok karışık, kitaptan
koptum kaç kere. Başlar iyiydi de sonlar…
ps: Kitaptaki Korn konseri kısmını da çok sevdim mesela. Okurken aklımda "something takes a part of me"ler dolanıyordu.
0 Yorumlar